10. Sınıf Edebiyat Ders Kitabı Sayfa 317-318-319-320-321-322 Cevapları Beşgen Yayıncılık

10. Sınıf Edebiyat Ders Kitabı Sayfa 317-318-319-320-321-322 Cevapları Beşgen Yayıncılık
10. Sınıf Beşgen Yayıncılık Edebiyat Ders Kitabı Sayfa 317-318-319-320-321-322 Metne Hazırlık - Metni Anlama ve Çözümleme Cevaplarını yazımızın devamından okuyabilirsiniz.

Metne Hazırlık Cevapları

1. Özellikle gezip görmek istediğiniz bir yer var mı? Niçin? Düşüncelerinizi sınıfınızdaki arkadaşlarınızla paylaşınız.

Cevap: Evet, özellikle Kapadokya’yı gezip görmek istiyorum. Çünkü peribacaları, tarihi yapılar ve doğal güzellikler çok ilgimi çekiyor. Farklı kültürleri ve geçmişin izlerini yakından tanımak isterim.


2. Yaşadığınız şehrin eski fotoğraflarını genel ağdan veya çevrenizden temin ediniz. Bu fotoğrafları, günümüze göre kıyaslayıp belirlediğiniz değişiklikleri sınıfınızda anlatınız.

Cevap: Yaşadığım şehrin eski fotoğraflarıyla şimdiki hâlini kıyasladığımda en belirgin farklar şunlardır:
Eski dar sokakların yerini geniş caddeler almış, yeşil alanlar azalmış, modern ve çok katlı binalar çoğalmış. Ayrıca eski mimaride taş ve ahşap kullanılırken, günümüzde betonarme yapılar yaygınlaşmış. Eskiden sadelik ön plandayken, günümüzde teknoloji ve kalabalık daha belirgin.


3. Aşağıdaki metni okuyunuz. Metni yorumlayınız.

“Çanakkale’den Antakya’ya, İstanbul’dan Hopa’ya, Akdeniz ve Karadeniz kıyılarına gidelim; Anadolu topraklarını, düzlük, yayla, dağ, ırmak veya göl olsun karış karış dolaşalım; binlerce yıllık bir tarihin izlerini taşımayan bir karış toprağa rastlamayız. Ne mutlu Anadoluluyum diyene, yazasım geliyor. Öyle ya, uygarlıkların dolup kaynaştığı bu toprak üzerinde dünyaya gelmek, onların beşiğinde çeşitli kültürlerin seslerinden bir ninni ile sallanmak az mutluluk mu?”

Cevap: Metinde Anadolu’nun tarihî ve kültürel zenginliği vurgulanıyor. Her bölgesinde farklı uygarlıklara ait izler bulunan bu toprakların tarihi bir derinliğe sahip olduğu ve bu coğrafyada yaşamanın ayrıcalık olduğu ifade ediliyor. Aynı zamanda geçmişe duyulan saygı ve gurur ön plandadır.


Sayfa 320 Metni Anlama ve Çözümleme Cevapları

1. Okuduğunuz metnin konusunu, amacını ve hedef kitlesini tespit ediniz.

  • Konu: Yazarın Bodrum gezisinde yaşadıkları.
  • Amaç: Bölgenin doğal güzelliklerini, kültürel dokusunu ve insanlarını tanıtmak.
  • Hedef kitle: Doğa, kültür ve seyahat meraklıları.

2. Metnin konusu, amacı ve hedef kitlesi arasında ilişki kurunuz.

Cevap: Metnin konusu olan Bodrum ve çevresindeki gözlemler, bölgenin kültürel ve doğal güzelliklerini tanıtarak amacı destekliyor. Hedef kitlesi de bu güzelliklere ilgi duyan, keşfetmeyi seven kişilerden oluşuyor. Bu nedenle konu, amaç ve hedef kitle arasında uyumlu bir ilişki vardır.


3. Metinde benzetmelerin yapıldığı yerleri belirleyiniz. Benzetmelerin anlatıma katkıları nelerdir?

  • Örnek Benzetme: “Tunçtan bir zırh giymiş gibi olduk.”
  • Katkısı: Bu ifade, sıcak havadan ne kadar etkilendiklerini çarpıcı bir şekilde anlatır. Ayrıca anlatımı etkileyici ve hayal kurmaya açık hale getirir.

4. Paluko’nun “Bana yüksekten bakacak damat istemem.” düşüncesi hakkında neler söyleyebilirsiniz?

Cevap: Paluko, alçakgönüllü ve samimi bir yaşam anlayışına sahiptir. Bu nedenle kibirli, yukarıdan bakan insanlardan hoşlanmaz. Bu söz, onun sade ve gerçekçi kişiliğini yansıtır.


5. Bu metnin anlatıcısı niçin yazarın kendisidir? Açıklayınız.

Cevap: Çünkü anlatıcı, birebir gözlemlerini ve deneyimlerini anlatmaktadır. Bu da metni kurgudan uzaklaştırır, daha samimi ve gerçekçi kılar. Bu nedenle anlatıcının yazarın kendisi olduğu anlaşılır.


6. Yazarın Bodrum’a, Paluko’ya ve İbrahim Kaptan’a bakış açısını değerlendiriniz.

Cevap: Yazar, Bodrum’u severek anlatır. Paluko’ya karşı hayranlık ve takdir, İbrahim Kaptan’a karşı ise sevgi ve saygı duyar. Onları Akdeniz’in kültürel zenginliğini temsil eden kişiler olarak görmüştür.


7. 1950’li yıllarda Halikarnas Balıkçısı (Cevat Şakir Kabaağaçlı), Sabahattin Eyüboğlu, Azra Erhat, Vedat Günyol gibi sanatçılar Bodrum’u merkez alarak Gökova Körfezi’ni gezilerle tanıtmıştır. “Mavi Yolculuk” düşüncesi bu yolculuklarla doğmuştur. Mavi Yolculuk düşüncesinin izlerine metinden örnekler gösteriniz.

Cevap (metinden örnekler):

  • “Binlerce yıllık bir tarihin izlerini taşımayan bir karış toprağa rastlamayız.”
  • “Bu kıyıların koparılmaz bir parçası olduğunu kendi de bilecek ki…”
  • “...Türkçe mi, Rumca mı, İtalyanca mı, kestiremezsiniz; yer yer İngilizce denizcilik terimlerinin de sızdığı bir dil karması...”

→ Bu ifadeler, Anadolu’nun kültürel zenginliğini ve Mavi Yolculuk anlayışını yansıtmaktadır.


8. Bu metni Seyahatname ve Otoray Yolculuğu adlı metinlerle aşağıda belirtilenlere göre karşılaştırınız.

Özellik Seyahatname Otoray Yolculuğu Mavi Yolculuk
Konu Bursa'nın tanıtılması Otorayla Niğde-Kayseri yolculuğu Bodrum ve oradaki insanlar
Amaç Gezilen yerleri tanıtmak Yolculuk izlenimlerini aktarmak Doğa–kültür güzelliklerini tanıtmak
Hedef kitle Gezilecek nesiller, seyahat severler Gezi yazısı sevenler Doğa ve kültür meraklıları
Metin türü Gezi yazısı Gezi yazısı Gezi yazısı
Tarafsızlık Tarafsız değil Tarafsız değil Tarafsız değil
Tutarlılık Tutarlı Tutarlı Tutarlı
Gerçeklikle ilişkisi Doğrudan ilişkili Doğrudan ilişkili Doğrudan ilişkili
Metnin ait olduğu dönem Divan Edebiyatı Dönemi Cumhuriyet Dönemi Cumhuriyet Dönemi

DİL BİLGİSİ UYGULAMALARI


1. Okuduğunuz metinlerden alınan bazı cümleler 1. tabloda verilmiştir. Bu cümlelerin çeşitlerini belirttiğiniz gibi 2. tablodan yararlanarak tespit ediniz.

1. Tablo – Cümle ve Türü:

Cümle Cümle Türü
Akdeniz limanlarının çoğu gibi, Bodrum’un da başlıca özelliği canlılıktı. 7. İle birleşik cümle
İyi yazılmış bir manzum hikâye koskoca bir hanı, koynundaki tapu senedine rağmen asıl sahibinin elinden alıyor, Faruk Nafiz’e mal ediyordu. 6. Girişik birleşik cümle
Niğde’ye yaklaşıyorduk. 3. Basit cümle
Sokak fenerleri yanarken Kayseri’de olacağım. 7. İle birleşik cümle
Faruk Nafiz’in hanı, dedi. 5. Fiil cümlesi
Hani aynalar, parakestalar? 13. Soru cümlesi
Derli toplu bir konuşma olamıyordu. 3. Basit cümle
Öyle bir akarsudur ki bahar mevsiminde ada geçit vermez. 9. Ki’li birleşik cümle
Bisikletin ilk icadı zamanlarında ona verilen şeytan arabası ismini bu otoraya saklamak lazımmış! 11. Olumlu cümle
Kargıda bir dükkân daha, kartpostal, fotoğraf, pul, kitap, gazete, kabuklardan yapılmış kolyeler, küpeler… 1. Bağlamlı sıralı cümle

2. Aşağıdaki cümlelerde yer alan noktalama yanlışlarını tespit ediniz.

a) Kıyafetinden anlaşıldığına göre Niğdeli arkadaş bir esnaftı yapıt işçi idi.
Yanlış: “esnaftı yapıt işçi idi.”
Doğru: esnaftı, yapı işçisiydi.
Açıklama: Cümlede anlatım bozukluğu var, ayrıca “yapıt” yanlış yazılmış, doğru kelime “yapı” olmalı.


b) Mamafih, arabamızda ayakta duran ve bizi dinleyen uzun boylu bir sakallının “Yok, yahu… o han falanındır” diye öteki mal sahibinin hakkını da ziyadan kurtardığını itiraf etmesi…
Yanlış: “ziyadan” kelimesi hatalı veya anlamca karışık.
Doğru: zihninden olabilir ya da cümle sadeleştirilmelidir.
Açıklama: “Ziyadan kurtarmak” deyimi kullanılmaz, anlatım bozukluğu yaratır.


c) Sendeleye sendeleye yürürken, birden şaşakaldım: liman meydanı değişivermiş; solda bir dükkân, önünde tahta sehpalara oturtulmuş dizi dizi amforalar, camında süngerden tutun da el işlemelerine kadar güney kıyılarımıza tabiat ve insan eli neler yaratırsa, hepsi serili.
Yanlış: İlk cümlede nokta ile bitmeli.
Doğru: "...şaşakaldım. Liman meydanı değişivermiş..."
Açıklama: İki cümle arasında iki bağımsız yargı vardır, noktalama ile ayrılmalıdır.


3. Aşağıdaki cümlelerde yazım yanlışı olan kelimeleri tespit ediniz.

a) Tanrı’ya hamd olun sekenlikle bu şehre girdik.
Yanlış: sekenlikle
Doğru: esenlikle
Açıklama: “Sekenlik” diye bir kelime yoktur. Doğru olan “esenliktir.”


b) Yanımda oturan bir Niğdeli, şehrin eteğini saran ağaç kümeleri arasında pek iyi seçemediğim bir noktayı işaret etti.
Yazım yanlışı yoktur.
Cümle doğrudur.


DİL BİLGİSİ UYGULAMALARI – Sayfa 322


c) Aşağıdaki cümlelerde yazım yanlışlarını tespit ediniz.

1. Niğde ile Kayseri arasındaki yolu, Faruk Nafiz’in İstiklal Muharebesi senelerinde kona göçe üç günde aştığı o uzun mesafeyi, ben, bugün otoray denen yeni icat bir alet içinde, adeta uçarak geçiyorum.
Yanlış: MuharebesiBüyük harfle başlamamalı.
Doğru: muharebesi


2. Bu otoray, yolları adeta çocuk oyuncağına çevirmiş.
Yanlış: adetaTırnak içine alınmalı ya da vurgulanmalı.
Doğru: "adeta"


3. Bodrum’da deniz arkeoloğu olarak çalışan iki Fransız dostumuz vardı.
Yanlış: arkeoloğuDoğru yazımı: arkeolog


4. Balıkçıya başbaşa verip konuştukları zaman, kullandıkları dil Türkçe mi, Rumca mı, İtalyanca mı, kestiremezsiniz; yer yer İngilizce denizcilik terimlerinin de sızdığı dil bir karması olsa gerek…
Yanlış: başbaşaDoğru yazımı: baş başa
Yanlış: RumcaBüyük harfle başlamalıdır.
Doğru: Rumca kelimesi büyük harfle başlamalıdır.


5. Yolculukta aksama, insanın kafasındaki seslerin, kendini karanlık düşüncelerle bitaplaştırması.
Yanlış: Gayri ihtiyari
Doğru: GayriihtiyariBitişik yazılmalı.


d) Aşağıdaki cümlelerde yer alan boşluklara uygun noktalama işaretlerini koyunuz.

1. Niğde(‘ye) yaklaşıyorduk(.)
Cevap: Niğde’ye yaklaşıyorduk.


2. Yanımda oturan bir Niğdeli(,) şehrin eteğini saran ağaç kümeleri arasında pek iyi seçemediğim bir noktayı işaret etti(:)
Cevap: Yanımda oturan bir Niğdeli, şehrin eteğini saran ağaç kümeleri arasında pek iyi seçemediğim bir noktayı işaret etti:


3. (-) Faruk Nafiz’in hanı(,) dedi(.)
Cevap: — Faruk Nafiz’in hanı, dedi.


Gezi yazısı hazırlama etkinliği

Konu başlığı: Tarih Ve Doğanın Buluştuğu Şehir: Safranbolu

Giriş: Geçtiğimiz yaz, ailemle birlikte Karabük’ün tarihi ilçesi Safranbolu’yu ziyaret etme fırsatı buldum. Bu şehir, tarihi dokusuyla ve doğal güzellikleriyle gerçekten büyüleyici bir yer. Safranbolu’nun, UNESCO Dünya Miras Listesi’nde yer aldığını önceden duymuştum, ancak oraya gidince bu unvanın neden verildiğini çok daha iyi anladım.


Gelişme: Şehirde ilk dikkatimi çeken şey, taş döşeli dar sokaklar ve Osmanlı döneminden kalma ahşap evler oldu. Evlerin her biri, geleneksel Türk mimarisini ve geçmişin izlerini yansıtıyordu. Sokaklarda yürürken kendimizi adeta tarihle bir yolculuğa çıkmış gibi hissettik. Şehrin merkezindeki Cinci Hanı ve Tarihi Saat Kulesi, bu atmosferi daha da pekiştiriyordu.

Safranbolu’yu gezerken yöresel mutfaktan tatlar denemeyi de ihmal etmedik. Özellikle safranlı lokum, bu bölgeye özgü bir lezzet olarak hafızalarımızda yer etti. Ayrıca, şehrin yeşil alanlarından biri olan Tokatlı Kanyonu’nu ziyaret ettik. Cam terasın üzerinden kanyonu izlemek hem biraz ürkütücü hem de inanılmaz bir deneyimdi. Burada doğanın gücünü ve güzelliğini bir kez daha takdir ettik.


Sonuç: Safranbolu, tarihi yapıları ve doğal güzellikleriyle herkesin mutlaka görmesi gereken bir yer. Bu şehir, sadece geçmişin izlerini taşıyan bir müze değil, aynı zamanda doğayla tarihin harmanlandığı eşsiz bir destinasyon. Safranbolu’dan ayrılırken bir an tekrar gelmeyi dilediğimi söylemeden duramadım. Bu büyüleyici yer, hem kültürel hem de doğal zenginlikleriyle uzun süre aklımda kalacak.


Not: Görseller olarak Safranbolu evlerinin bir fotoğrafı, Tokatlı Kanyonu’ndaki cam teras ve safranlı lokumun resimleri metni destekleyebilir.

Etiketler :
HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.